09 Ağustos 2006

NASIL GEÇERDİ YAZ BU SEBZELER OLMASA?


Yazın kendini iyice hissettirdiği bu günlerde yemek anlayışımız gittikçe sebze ve meyve eksenli olmaya başlıyor. Ve sebze yemekleri ne kadar hafif ve az uğraştırıcı olursa o kadar makbule geçiyor. Hele hem hafif, hem kolay, hem lezzetli ve sunumu güzel yemekler hazırlayabilirsek yaz keyfimiz o kadar artıyor. Sanırım ağustosun sıcak günlerinde bu düşüncelere katılmayacak pek kimse yoktur. Ömercan’dan gelen kutular da insanı bol salata ve sebze yemek için kışkırtıyor :) Aylin Öney Tan da bu hafta bu düşüncelerimize “Sebze Fırın“ tarifiyle katkıda bulunuyor. İşte Aylin hanımın yazısı ve tarifi…

Sebze Fırın
Güveç yaz günleri tüm yaz sebzelerin tadını soframıza getiren bir lezzet. Fırınlanmış yaz sebzeleri ise son yıllarda benim için güvecin yerini aldı. Güveçte pişirilen sebzeler oldukça sulanıp çok pişerken, fırında karışık sebze daha diri kalıyor. Böylece sebzelerin tatlarını ayrı ayrı hissetmek mümkün olduğu gibi fırında pişmenin verdiği hafif yanıklık sebzelere ayrı bir lezzet boyutu katıyor. Fırınlanmış karışık sebzeyi güveç gibi yemek veya ızgaraların yanına servis yapmak mümkün.
Aşağıdaki liste sadece öneri niteliğinde. Elinizdeki sebzeye ve zevkinize göre malzemeleri ve oranları değiştirebilirsiniz. Aynı sebzenin farklı çeşitlerini veya değişik renklerini kullanarak her seferinde farklılıklar yaratabilirsiniz. Örneğin sakız kabağı, sarı kabak, kara kabak karışımı veya kırmızı, sarı, turuncu, mor biber yanı sıra çarliston, sivri biber, köylü biberi, veya dolmalık biber kullanabilirsiniz.
Oranları değiştirirken dikkat etmeniz gereken dengeyi bozmamak ve domatesi fazla kaçırıp ‘sebze fırın’ı fazla sulandırmamaktır. Bir de soğanı sebze miktarına göre ayarlamalı ve az koymaktan kaçınmalısınız. Kenarları hafif yanmış, iyi pişmiş soğan dilimleri tüm tatları birleştirecek bir zemin oluşturacaktır. Sarımsak konusuna gelince, bu tarif için en uygun olan henüz kurumamış baş halindeki taze sarımsak dişleridir. Sarımsak dişlerini soymadan bütün olarak koyarsanız kendi kabuğu içinde püre gibi pişer ve çok lezzetli olur.

2 alacalı uzun patlıcan veya 1 büyük kemer patlıcanı
1 sarı kabak
1 yeşil kabak
1 kırmızı biber
1 sarı biber
2-3 çarliston veya dolmalık yeşil biber
4 orta boy domates (veya 2 büyük Çanakkale domatesi, ya da 10-15 kiraz domates)
3-4 orta boy soğan
1 baş sarımsak
1 tatlı kaşığı deniz tuzu
5-6 çorba kaşığı sızma zeytinyağı
Taze kekik veya biberiye


Patlıcanları alacalı soyun. Kabakları soymayın ancak isterseniz çatalla kabuklarını çizin. Domatesleri soyun. Domatesleri kolay soymak için kaynar suya birkaç saniye atıp çıkarabilirsiniz. Kabuklarından rahatsız olmuyorsanız domatesleri soymayabilirsiniz. Özellikle küçük kiraz domates kullanıyorsanız uğraşmaktan kaçınabilir, domatesleri sadece ikiye bölebilirsiniz. Soğanları kılıcına ince elma dilimi gibi doğrayın. Sarımsağı dişlere ayırın. Henüz taze ise zarlarını ayıklamanıza gerek yoktur. Patlıcan, kabak ve biberleri uzunlamasına parmak gibi doğrayın. Domatesleri de aynı şekilde boyuna dilimleyin. Bütün sebzeleri taze otlar, tuz ve zeytinyağıyla karıştırın ve bir fırın tepsisine veya fırına dayanıklı yayvan bir kaba tek sıra halinde yayın. 180 dereceye ısıtılmış fırında 45-50 dakika kadar pişirin. Pişme süresinin sonuna doğru sebzelerin eşit kızarmasını sağlamak için birkaç kez alt üst edin.

3 Comments:

Blogger Berceste said...

Ben birsey danismak istiyorum. Fotografta renk renk biberler yeralmakta. Bu biberler GM food mudur degil midir? Yani renklerini degistirmek icin genleri ile oynanmis midir? Organik urun olabilmesi icin GM olmama sarti aranmiyor diye biliyorum, eger yanlissam lutfen duzeltin.Saygilarimla...

3:56 ÖÖ  
Blogger tugce:-) said...

mehaba berceste,
organik ürünlerde genetiği değiştirilmiş tohumlar kullanılmaz, bu organik ürün olarak adlandırabilmesi için şarttır. Ömercan çiftliğinde de hiçbir katkı maddesi, kimyasal ilaç ve genetiği değiştirilmiş tohum kullanılmıyor. marketlerde satılan renkli biberlerin tohumlarıyla ilgili bilgiyi en kısa zamanda edinip sana bildireceğim. resimdeki sepette bulunan biberler daha olgun olan ve daha az olgun olanlar arasında yeşil-turuncu-kırmızı arasında değişiyor. organik ürünlerde olması gerekenler için:
http://www.omercan.com.tr adresinde "organik kutu sistemi" başlığına bakabilirisin.
sevgiler...

11:28 ÖÖ  
Blogger Berceste said...

Sevgili Tugce, Ingiltere'de CSR uzerine yazisan bir gruba uyeyim ve orada konusulanlardan organik demek GM degil demek degildir diyor yani organik olup GM olabilirmis... Siz daha detayli arastirabildiniz mi?

7:07 ÖS  

Yorum Gönder

<< Home